27 Eylül 2012 Perşembe

Eskişehir by Night





  









26 Eylül 2012 Çarşamba

25 Eylül 2012 Salı

Kısa Kısa Vol.1

Bu aralar bunlarla meşguldüm.

Yeni başladığım diziler.

 Go On. Matthew Perry'nin başrolde olduğu komedi dizisi.Şimdilik fena gitmiyor ama ilerde ne olur bilinmez tabi.

 Modern Family çok tutunca (hatta Emmy ödüllerinde sildi süpürdü) yeni bir absürt komedi serisinin gelmesi kaçınılmazdı. Eşcinsel bir erkek çiftin taşıyıcı bir anneden çocuk sahibi olması gibi bir konuyu işliyor. Oyunculuklar çok başarılı özellikle küçük kız rolündeki Bebe Wood harika.

 Bu da her sene yeni bir Lost yaratma iddasındaki TV dünyasınıın son bombası.Yine J.J.Abrams imzası taşıyor. Dünya üzerinde elektrik enerjisi bir anda ortadan kalkınca ne olur gibi bir durumdan yola çıkan dizi NBC'nin en fazla umut bağladığı dizisi.Takipteyiz.


FOX'un yenilerinden Mob Doctor. Çok başarılı bir cerrah mafyanın saflarına katılırsa ne olur? Sorunun cevabı dizimizde.Hastane ve mafyayı bir araya getirmeyi başarmışlar. İzliyoruz bakalım.

En son izlediğim filmler.

Audrey Tautou'nun başrolde olduğu tipik bir Fransız filmi.Çok sevdiği kocası öldükten sonra aşk hayatı ve kafası karışan bir kadının maceraları şeklinde özetlenebilecek bir seyirlik.

Vizyondayken izlemek isteyip de izleyemediğim bu film fantastik bir Pamuk Prenses uyarlamsı. Biraz daha karanlık ve gizemli. Baygın bakışlı Kristen Stewart ve Chris Hemsworth (a.k.a. THOR) başrolde. Filmin en iyisi ise uzak ara kötü kraliçe rolündeki Charlize Theron (Monster'dan buraya çok yol kat etti). Keyifli bir seyirlik daha.

Bu albümleri dinledim ve sevdim.


Çok sevdiğim caz vokal Sara Gazarek'in son albümü.İnsanın içine işleyen sesi ve hoş şarkılardan oluşan bu albüm bir fincan kahve eşliğinde daha iyi gider.


Son dönemin yetenekli ve başarılı piyanistlerinden Valentina Lisitsa'nın geçtiğimiz aylarda Royal Albert Hall'da verdiği resitalin canlı kayıtlarından oluşan son derece güzel bir albüm. Romantik ve çok tanıdık eserlerden oluşan albüm kendinizle yalnız kalmak için ideal.


Bu kitapları okudum.

Aslında tarz olarak pek öykü okumam, ama bu kitabın methini bir çok yerde duyunca alıp bir şans vermeye karar verdim. Zaten bir solukta okuyup bitirdim. Kitapta birbiriyle bağlantıları olan öyküler sizi bir yerden mutlaka yakalayacaktır. Yazarın diğer kitaplarını da almak isteyeceksiniz benim gibi.

En sevdiğim tür olan polisiyenin gerçek anlamda ustalarından Raymond Chandler'ın Everest yayınlarından çıkan kitabının editörlüğünü Ahmet Ümit yapıyor. Önsözü de kendisine ait romanda dedektifimiz Philip Marlowe yeni bir maceraya atılıyor. Filme de uyarlanan kitap Chandler'ın her zamanki uslubuyla keyifle okunuyor. Şimdi sıra filmi bulup izlemeye geldi.

10 Eylül 2012 Pazartesi

Elīna Garanča - Romantique


En sevdiğim mezzosoprano olan Elina Garanca'nın Deutsche Grammophon etiketiyle çıkan son albümü Romantique. Sanatçı albümde Berlioz, Donizetti ,Gounod, Lalo,Saint-Saëns, Tchaikovsky ve Vaccai gibi ünlü bestecilerin sevilen eserlerine sesiyle hayat vermiş. Albümün şarkı listesi şu şekilde:


1.Oh! Mon Fernand
Gaetano Donizetti (1797 - 1848)
La Favorite Act 3

2."Mon coeur s'ouvre à ta voix" 
Camille Saint-Saëns (1835 - 1921) Samson et Dalila Act 2
 
3.Farewell you native hills and fields
Peter Ilyich Tchaikovsky (1840 - 1893) The Maid of Orléans Sung in Russian Act 1

4.O ma lyre immortelle
Charles Gounod (1818 - 1893) Sapho - opera in 3 Acts Act 3

5."Faites-lui mes aveux"
 Faust

6.Giulietta! oh! mia Giulietta! - Ah! se tu dormi 
Nicola Vaccai (1790 - 1848) Giulietta e Romeo Act 2

7.Scène 15. Romance. "D'amour l'ardente flamme"
 Hector Berlioz (1803 - 1869) La Damnation de Faust, Op.24 Part 4
 
8."De tous cotés - Lorsque je t'ai vu soudain" 
Edouard Lalo (1823 - 1892) Le Roi d'Ys Act 2

9.Plus grand, dans son obscurité
Charles Gounod (1818 - 1893) La Reine de Saba Act 3
 
 
 
Benim favorim 2 numaralı arya oldu açıkcası. Bu aralar ne zaman kendimle kalmak istesem bu albümü dinliyorum.

7 Eylül 2012 Cuma

St. Nicholas Kilisesi

Demre'ye uğramışken St.Nicholas nam-ı diğer Noel Baba kilisesine uğramadan olmazdı tabiki. St. Nicholas Kilisesi mimari üslubu ve süslemeleri ile orta Bizans dönemi kilise mimarisinin günümüze kadar ulaşmış en seçkin örneğidir. Myra, eski dönemlerin doğu ve batıdan gelen ticaret yolları ile St. Nicholas kültünün farklı parçalarını taşıyan farklı kültürlerin kavşak noktasında yer almaktadır. İmparatorluk başkenti Constantinople ve diğer şehirler ile olan ilişkileri gerek kentsel yaşam gerekse Hıristiyanlığın gelişimi açısından Myra’yı kozmopolitan bir merkez haline getirmiştir. St.Nicholas kilisesinin büyük ölçeği ve zenginliği Myra’nın bütün kentsel yapıyı etkileyen merkez olma rolünü de desteklemektedir.
Kilisedeki ikonalar ve duvar resimleri pek iyi durumda değildi ve kilisede restorasyon çalışmaları devam etmekteydi. Özellikle hristiyanlar için önemli bir merkez olan kilise gerçekten görülmesi gereken yerlerden biri.
Ve bazı fotoğraflar...





 

3 Eylül 2012 Pazartesi

Paris Days, Berlin Nights - Ute Lemper


Son zamanlarda en çok dinlediğim albümlerin başında geliyor. Kendisi Alman bir kabare sanatçısı olan Ute Lemper'in buğulu sesinden Fransız şansonları ve unutulmaz Alman ezgilerini dinlemek çok hoş. Tavsiye ederim.